Basında Kalbur
 
25 Şubat 2000 Sabah   Ünal Özüak

 Yazının tamamı >>>

"Mehmet Bey’in davranış biçimleri, hal ve gidişlerini beğenmediği müşteriyi kovmaya kadar varan vulgar misafirperverliği konusunda uyarılmış olduğum için, kuzu kuzu başıma gelecekleri “...bari zevkini çıkar” kaderci mantığıyla, beklemeye başladım. Ve de inanamayacaksınız ama bundan sonra mükemmellikler başladı. Mehmet Bey sirayet yönetimi(az az sunmak ve ilk gelen biterken ikinciyi tabağa koymak) ile, deniz ürünlerinin her çeşidini, kokteyl, kalmar dolma , karidesli börek, somon pastırma, kalamar- karides karışık ızgara, karides köfte ve dahası kadayıflı karides formatlarında peşpeşe sunuyor. Tabağınızdakini bitiremezseniz daha sonraki nefasete hak kazanamıyorsunuz. Aynı şeyi iki kere diğer müşterinin hakkına tecavüz olacağı için, isteme hakkınız yok, ama inanın tüm bu mazoşist cefaya değer. "

 
29 Nisan  2000 Sabah  Tuba Çameli

 Yazının tamamı >>>

"Or-an Şehrinin en az Ecevit kadar ünlü bir şahsiyeti var. Şimdi bir başaka politikazcıdan söz edeceğimi sanmış olabilirsiniz, ama yanılıyorsunuz. Kalbur ve sahibi Mehmet Usta .
Kalbur’un kuralları
Bu arada küçük bir tavsiye; sakın servisinizi yapan Mehmet Ustaya itiraz etmeyin. “ben istediğimi ısmarlarım” gibi düşünceleri aklınızdan geçirseniz bile, dile getirmeyin. Aksi halde, Kalbur’un müdavimi müşteriler sizin oraya ilk kez geldiğinizi, Kalbur’un kurallarını bilmediğinizi anlayacaktır. "

 
21 Ocak 2001   Hürriyet   Serdar Turgut

 Yazının tamamı >>>

"Karı-koca fiilen hem mutfakta hem de serviste çalışıyor. Bu kez kararlıydım Kalbur’da yemek için. O nedenle Salı gününden yer ayırttım, Cuma sabahı atladık gittik Ankara’ya ve akşam saat 20.00’de rezervasyonlu olarak girdik içeri lokantadan. Biz adımımızı attığımızda içerde tek masa vardı, yarım saat içinde tıka basa doldu içerisi. Olağanüstü lezzetli mezeler hazırlamışlar.Herşeyi tatmak için öylesine çok yedik ki anlatamam. Balık köftesi, tütsü balığı, balık mücver, somon pastırması, kadayıf sarılı karides midye dolma, ahtopot dolması. Nasıl, isimler bile insanı meraklandırıyor, iştahını açıyor değil mi?"

 

2 Şubat 2002  Milliyet Melih Aşık 

 Yazının tamamı >>>

“üç beş dakikada bir küçük küçük tabaklarda mezeler getirren garson, birara baktım,masanmıza içi balık kılçığı dolu bir tabak koydu. Yanlışlıkla getirdiğini düşünerek, bu ne dedim; “Derviş Balığı efendim, müessesenin ikramı” diye yanıt verdi. Bildiğimiz hamsinin etini çıkrarıp kılçıklarını yağda kızartmışlar, olmuş size ilginç bir yemek. Adını da müşteriler koymuş.

 
10 Şubat 2002   Hürriyet Ankara   Uğur Sunar

 Yazının tamamı >>>

Sızma Zeytinyağı
"Kalbur’a gittiğimiz gece biraz geç kaldığımız için, otlar bitmişti. Sadece radika kalmıştı, hemen onu istedik. Sarmısaklı ve sızma zeytinyağlıydı. Kalburda sızma zeytinyağı dışında hiçbir yağ kullanılmaz.Çok iyi haşlanmış ve sosunun oranı tam kıvamındaydı. Tuz bile eklememize gerek kalmadı.Radikayı bitirdiğimiz an seçtiğimiz diğer meze geldi. Bu da Kalbur’un diğer özelliğiydi. Tüm masaları takip ediyorlar. Bir yemek bittiği an, ötekini servis ediyorlardı. 
Karidesli börek sigara böreği şeklindeydi. Hamuru da elle açılmıştı. Daha önce yediğimiz ve daha sonra yiyeceğim bütün yemekler gibi çok lezzetliydi. Sonra sıra ile kuşkonmazlı somon, midye dolma, somon pastırma, tütün balığı füme ve kalamar dolma yedik. Her yemek değişiminde servislerimiz de değişti. Yemeklerdeki özen, servise de yansıyor. Kendimizi her an daha mutlu hissediyorduk."

 
4 Nisan 2003 Hürriyet  

Müşterilerinin çoğu kadın
Mehmet-Bilen Tekmen çiftinin açtığı Kalbur Ankara’daki Türk ve yabancı diplomat ve ve siyasilerin uğrak yeri. Dolma, börek,bayıldı,pastırma,döner ilgi çeken yiyecekler, çünkü hepsi balıktan yapılıyor. 45 kişilik ufak bir mekan olduğu için bir hafta önceden rezervasyon yaptırın. Müşterilerin yüzde 60’ı kadın. Pazartesi hariç her gün 12.00-24.00 arası açık. Ortalama hesap 20-30 milyon civarında tutuyor. Oran Şehri çarşı merkezi,no 23-24
Ankara (312)4905051

Nisan 2002 Star Box Fırat Tur

 Yazının tamamı >>>

Kalburüstü

Hiç balıktan yapılmış içliköfte yediniz mi? Yemediyseniz Ankara’daki Kalbur’a gitmemişsiniz demektir... Zaten isteseniz de kolay kolay gidemezsiniz. Çünkü masa az, lezzet eşsiz, mekan gösterişsiz... Müşteri ise kalburüstü