Basında Kalbur

Sabah  

Tuba Çameli

29 Nisan 2000

Kabur üstü lezzet

 Topu topu 35- 40 kişiye kadar kapasitesi olan şirin bir yer Kalbur. Burada bütün deniz ürünlerini ve balığı, en taze ve doğal haliyle yiyebiliyorsunuz. Ama her istediğiniz kadar değil.

Or-an Şehrinin en az Ecevit kadar ünlü bir şahsiyeti var. Şimdi bir başaka politikazcıdan söz edeceğimi sanmış olabilirsiniz, ama yanılıyorsunuz. Ben Kalbur’un sahibi Mehmet Usta ve Kalbur’dan söz edeceğim.
 

Belki  de Kalbur’un en önemli özelliği şimdi anlatacaklarım; Canım somon sarmasını ikinci defa, “size çok geleceği” gerekçesiyle yiyemeyebilirsiniz. Ya da bir tabak daha ahtopot dolma istediğinizde, Mehmet Usta’nın fazlası rahatsız eder, karidesli börek tavsiye edelim” sözleriyle karşılaşabilirsiniz.

Paelle lezzeti
Sık seyahat edenlerin “Barcelona’da ‘Paella’ yedik, nefisti” sözlerine aldanmayın. İspanya’daki paelleler, Kalbur’dakilerin yanında solda sıfır kalır.

Ancak her gittiğinizde paelle yiyemeyebilirsiniz. Bir hafta önceden yaptırdığınız rezervasyon sırsında Mehmet Bey’e paelle yemenizin mümkün olup olmadığını sormanız gerekir. Çünkü taze ıstakoz yoksa, paelle Kallbur’da kesinlikle yapılmaz. Herşey günü gününe taze gelip hemen tüketilir.
Saf zeytinyağı ile yapılmış salatayı atıştırırken;n fava, deniz börülcesi, radika, şevketi, bostan, karidesli börek, peynirli kalamar dolma, meksika fasulyesi masaya gelmeye devam eder.

Kalbur’un kuralları
Bu arada küçük bir tavsiye; sakın servisinizi yapan Mehmet Ustaya itiraz etmeyin. “ben istediğimi ısmarlarım” gibi düşünceleri aklınızdan geçirseniz bile, dile getirmeyin. Aksi halde, Kalbur’un müdavimi müşteriler sizin oraya ilk kez geldiğinizi, Kalbur’un kurallarını bilmediğinizi anlayacaktır.

Özellikle Egeli siyasetçiler haftanın bir kaç günü oradadır. Yazarlar, gazeteciler, gerçek deniz ürünü tutkunları sık sık Kalbur’a giderler.

İntikam zamanı
Yıllar önce Kalbur’a ilk kez ailece gittiğimiz bir gün Mehmet Usta başıma dikilip, doğal haliyle servis yapılmış olan deniz börülcesini neden yemediğimi sormuştu. Ben de henüz alışamadığımı söylemiştim. Bu yanıt üzerine Mehmet Usta, biraz müstehsiz bir gülüşle “ hanımefendi arzu ederseniz size yan taraftan pide ımarlayabilirim” demişti. Epeyce bozulmuştum. İşte şimdi intikam zamanı! Yıllar önce kibarca eleştirdiği kadının birgün gourmer olacağını o da bilmiyordu. Kalbur’un fotoğrafını da buyğüzden gizlice çektim.

Atasözümüz “yiğidi öldür hakkını ver” demiş. Eğer Kalbur’un nefis balıklarının mezelerinin tadına bakmadıysanız çok şey kaybetmişsiniz demektir.